Güçlü UCİM Güçlü Çocuklar!

‘Güçlü UCİM, Güçlü Çocuklar’ sloganı ile yola çıkan, ‘Saadet Öğretmen Çocuk İstismarı ile Mücadele Derneği (UCİM)’ni Haftanın Fotoğrafı köşemizde kadraja aldık.

Peki kimdir Saadet Öğretmen? UCİM’in çıkış hikayesi nedir? Nasıl başladı? Tüm bu soruları sizler için Saadet Özkan’a yönelttik…

Saadet Öğretmen Çocuk İstismarı ile Mücadele Derneği ya da kısaca UCİM, çocukların sağlıklı yetişmesini sağlamak, çocukları her tür duygusal, fiziksel ve cinsel istismar ile her türlü ihmalden korumak, bu olayların yaşanmasının önüne geçmek amacıyla, Saadet Özkan öncülüğünde yola çıkan kâr amacı gütmeyen bir kurum olarak kendisini tanımlamakta.

Yıllardır istikrarlı bir şekilde yoluna devam eden bu kurumun hikayesi Saadet öğretmenin bir köy okuluna atanması ile başlıyor. Saadet öğretmen, atandığı okulda, okul müdürünün çocukları istismar ettiğini fark eder ve o gün bu uzun ve meşakkatli yolculuğun ilk adımı atılır. Sonrasında iş insanı Yücel Ceylan ile yolları kesişir ve birlikte UCİM’in ilk şubesini Mersin’de açarlar.

Gelin hikayenin geri kalanını Saadet öğretmenden dinleyelim…

 

– Öncelikle Saadet Öğretmen ve Ucim hakkında kısa bir bilgi alabilir miyim?  

Emekli asker bir baba ve ev hanımı annenin çocuğu olarak dünyaya geldim. Çok hareketliydim, ağaçlarda gezerdim. Hep çok konuşurdum hiç fikirlerimi saklamak aklıma gelmezdi. Biraz da başarma duygum yüksekti. Hatta babam beni ‘’aslan kızım, sen yaparsın’’ diye severdi. Aslında mutlu bir çocukluk geçirdim.

Daha sonra belediyede yöneticilik yaparken “benim bir mesleğim daha var. Çocuklara neden faydam olmasın” diyerek başladığım öğretmenlik yolculuğumda da yolum Menderes’e düştü ve bu mücadele de orada başladı.

UCİM çok büyük bir emek barındıran, 75.000 üzerinde gönüllüsü bulunan, avukatların, akademisyenlerin, öğrencilerin, ruh sağlığıuzmanlarının, ev hanımlarının içinde bulunduğu bir sivil toplum kuruluşu. İstismar ve ihmale maruz kalmış çocuklarımızın ve ailelerin bu hukuki süreçlerinde ücretsiz destek oluyor. Ayrıca, ülkenin her yerinde devlet kurumlarıyla da birlikte çocuklarımızı bu durumlardan korumak ve bilinçlendirmek için eğitim faaliyetlerinde bulunuyor.

 

– Sizle yıllar önce yaptığımızbir sohbete istinaden, bu sürecinbir köy okulunda öğrencilerinize düzenli olarak uygulanan istismarı fark etmenizle başladığını biliyorum. Okurlarımız için gazetemize başlangıç̧ noktasını kısaca anlatabilir misiniz?  

Ben iletişim de okuduğum için yıllarca kamu kurumunda yönetici olarak çalıştım. Daha sonra ayrıldım ve aslında eğitimini aldığım işi yapıp çocuklarla bir arada olmak istedim ve ücretli öğretmenliğe başvurdum. Sonrasında kabul edildim. Menderes’te bir köy okuluydu. O köye girdiğimde çok iyi hissettim. Okul Müdürü dediğimiz (aslında o bir eğitimci değil o bir istismarcı) beni çok iyi karşıladı. Çocuklar çok güzeldi.

Fakat bir süre sonra bir terslik olduğunu fark ettim. O istismarcının çocukları kendi odasında bir süre tuttuğunu, çocukların hareketlerini… Şüphelendim. Ve bir gün istismarcının odasına girdiğimde çocuklarımı masanın altında gördüm ve hemen çıkardım onları ordan. Kendisi benden süphelendi aslında orda. Bu yüzden çocuklarımı tehtit etmiş. Bahçede bir çukur kazıp eğer bir şey anlatırlarsa beni o çukura gömmekle korkutmaya çalışmış onları.

Ben bu durumu fark ettiğimde derstte çocuklara iyi sevmek ve kötü sevmenin neler olduğunu açıkladım ve onların konuşmalarını sağlamak için aslında destek oldum. Kahraman çocuklarımdan biri yanıma gelerek kendisini ve arkadaşlarını ‘kötü seven’ birinin olduğunu anlattı ve ben o an tüm gücümü toplayarak jandarmaya gittim. İşte mücadelemiz böyle başladı…

 

 

– Yine aynı dönemlerde trajik bir trafik kazası geçirdiniz ve mücadelenize iyileşme sürecinden ötürü uzun bir süre ara vermek zorunda kaldınız. Fakat sonrasında daha güçlü ve kararlı bir şekilde kaldığınız yerden devam ettiniz. Aslında bu da bir çeşit başarı hikayesi sayılır. Bu süreçten de kısaca bahsedebilir misiniz?  

Çocuklarımın dava süreci devam ederken ben köye gidip gelmeye devam ettim. Okul Müdürü demek istemediğim kişi tutukluydu ve dava süreci devam ediyordu. Bir gün o bahsettiğiniz trafik kazası gerçekleşti ve ben çok uzun bir süre omurgam kırıldığı için her şeyden uzak kalmak zorunda kaldım. Ben bu şekilde uzak kaldığım için öğrendim ki sanık serbest bırakılmış. Çocuklarım korkmuşlar ve tedirginlerdi. Çünkü sanık onlara haber göndermişti; ‘Ben buradan çıkıp köye geleceğim ve köyün meydanında mangal yakacağım.’ demişti. İyileşmek zorundaydım ve ailemin desteği ile iyileştim. Çocuklarıma destek olma enerjisiyle mücadele etmeye devam ettim ve bugün o davada sanık 82 yıl 6 ay hapis cezası aldı.

 

– Çocuklarla ilgili bütün davaları yakından takip ettiğinizi ve elinizden geldiğince bütün bu davalara katıldığınızı biliyorum. Misyonunuz gereği sürekli bu konuların içerisinde olmak mutlaka yorucudur. cÇünkü duyduğunuz ve şahit olduğunuz konular çok ağır. Bu yükü nasıl taşıyorsunuz?  

Gerçekten bu mücadelede gördüğüm, okuduğum, duyduğum şeyler beni o kadar sarsıyor ki. Daha fazlası olamaz dediğim yerde bir ihbar alıyoruz ve çocuğun ifadesi korkunç. Biz yetişkinlerin dayanamayacağı acıyı yaşamış çocuk. O an çok çok büyük bir öfke hissediyorum dürüst olmak gerekirse. Bunu hatta bazen sosyal medyadan da dile getiriyorum. Dünyaya, o çocuğa bunu yaşatan veya yaşatanlara, kendime, herkese. 5 yaşında bir bebek… EYMEN Öz annesi ve sevgilisi birlikte çocuğa korkunç bir şiddet uygulamışlar. Çocuğu başkalarına istismar için satmışlar ve Eymen elleri ayakları bağlanmış bir tandırın içinde ölü bulundu. Annenin sevgilisinin telefonunda UCİM’in itirazları sonucunda gelen raporda başkaları tarafından yapılan istismarın yazışmaları bulundu. Ve ben günlerdir uyuyamıyorum. Yani bu yükü taşımak hiç kolay değil. Ancak içimdeki öfke mücadele için beni destekliyor ve biz her bir çocuk için sonuna kadar mücadeleye devam edeceğiz. Ve sanığa değil olaylara, önleme faaliyetlerine tüm çocuklara ulaşmaya odaklanarak ayakta kalmamız gerekiyor.

 

– Son dönemlerde UCİM neler yapıyor? Bildiğim kadarıyla şu anda bir çok şehirde şubeniz var. Baya büyük bir aile oldunuz. UCİM olarak ileriye dönük planlarınız neler?  

Evet, Ucim 75.000 üzerinde gönüllüsü bulunan kocaman bir aile şu anda ve 11 ilde faaliyette olan önleme ofislerine sahip. Yakın zamanda bu ofislere 3 şehrimiz daha dahil olacak çok mutluyuz. Bunu da düzenli bağışlarımızın desteği ile başarıyoruz. Buradan bir kez daha teşekkür ederim. Amacımız 81 ilde bunu başarmak ve mağdur ailelerimizin, çocuklarımızın doğrudan iletişimini sağlayarak bu süreçte mücadelemizi güçlendirmek. UCİM geleceğin çocuklarımızda olduğunun farkında olarak çalışan bir dernek. Bu nedenle çocukların özgür, mutlu, özgüvenli, kendini ifade eden, haklarını bilen bireyler olmaları için UCİM çalışıyor. Planlarımızda önceliğimiz bu. Tüm Türkiye’de bu bilinci oturtmak amaçlarımızdan biri.

 

– Bugüne kadar şahit olduğunuz konuları düşünürsek, çocuklarımızla ilgili ailelere ne söylemek istersiniz?  

Çocuklarımızı dinlemeliyiz. Bir çocuğun istismara uğradığının ifadesi çok kolay uydurulabilir bir durum değil inanın. Çocuklarınıza güvenin ve onların yanında olduğunuzu hissettirin. Çünkü çocuk o. Bu nedenle bazı durumlarda yeteri kadar güveni bulamazsa susmayı seçebiliyor. Kolay korkutulabiliyor. UCİM’in bir sloganı var ‘’ÇOCUKLAR KONUŞACAK UCİM YANLARINDA OLACAK’’. Ucim yanlarında ancak aileden gördüğü destek ve sevgi her zaman en iyisidir. Belli bir yaştan sonra çocuklarımıza birtakım eğitimler verilmeli. Bu durumlarda olayı kavrayabilmesi adına. Bu noktada UCİM’in faaliyetlerinden yararlanabilirler.

 

– Çocuklarla ilgili yasaları yeterli buluyor musunuz? Ne tür iyileştirmeler yapılabilir?  

Çocukların mağdur olduğu bizim de dahil olduğumuz ihmal ve istismar yargılamalarında yasa değişikliğinden ziyade uygulamada birlik ve uygulamanın çocuk dostu yürütülmesi gerektiği konusunda iyileştirmeler gerekebilir.

Çünkü o kadar hassas yargılamalar ki… Bu yargılamalarda biz hep şunu söyledik ve söylüyoruz; Mağdur çocuğun beyanı esastır. Mağdur çocuğun beyanı bir uzman eşliğinde ve özellikle Çocuk İzlem Merkezinde alınmadıysa, sağlıklı bir beyan olamıyorsa, mahkeme esas alamıyor ve biz beraate sürüklenen dosyalar görüyoruz. Her şehirde çocuk izlem merkezlerinin olması, çocukların ifadelerinin bir kere alınması, tekrar tekrar dinlenilmemesi gibi kaideler tam anlamıyla gerçekleşirse, yasaları ve uluslararası sözleşmeleri uygulamamız gerektiği gibi uygularsak, yeterli iyileşmeyi görürüz.

Soruşturma aşamasında ifadesini ÇİM’de veren çocuğun ifadesi zaten kayıt altına alınırken, mahkeme aşamasında dinlenilmesinin önüne geçersek, ya da illa dinlenilmesi gerektiğinde Adli Görüşme Odaları’nın kullanılması gerektiğinin altını çizersek, özellikle aile içi istismar dosyalarında tutuklu yargılamaları esas haline getirebilirsek, asıl iyileşmeler bunlar olabilir.

Bunların hepsini de çocuk istismarı yargılamalarında bir ihtisaslaşmanın olması olarak özetleriz. Çocukla etkileşim halinde olan herkesin; Avukatından savcısına, polisine, hatta kalem personeline kadar istismar mağduru çocukla iletişim konusunda eğitimler verilirse ve yargılamalar da çocuğun travması göz önüne alınarak yürütülürse, işte o zaman adalete erişeceğiz.

 

 

– Çocukistismarı ile ilgili size ihbarda bulunmak isteyen kişiler size nasıl ulaşabilir?  

Bizim çok sistemli çalışan bir ihbar ekibimiz var, avukatlarımızdan oluşuyor. İhbar hattımızı arayarak ihbarda bulunabilirler. Telefonu açan kişi bir avukat olacağı için gerekli hukuki bilgilendirmeyi de hemen alabiliyorlar. Aynı zamanda web sitemiz var. Arama moturundan Ucim İhbar yazdıkları takdirde formu doldurarak bize ulaşabilirler. Bunların haricinde sosyal medyadan ulaşabilirlerse oradaki arkadaşlarımız gerekli yönlendirmeyi de sağlıyorlar.

 

– Maddi ve manevi UCİM e destek vermek isteyen okurlarımız size nasıl ulaşabilir? 

Biz 81 ilde önleme ofisi açma hayalimizi bir proje olarak düşündük ve sevgili Uraz Kaygılaroğlu’nun desteği ile bir bağış kampanyası başlattık. Geçen yıl ve bu yıl 23 Nisan’da bağış gecesi düzenledik ve birçok ünlü isim bu geceye destek verdi. Bu çokgüzeldi. Web sitemizde ve sosyal medyada bulunan iban adreslerimize bağış yapabilir ya da UCİM yazıp 8246 ya sms atabilirler. Bizim için çok önemli olan düzenli bağışçılarımızdan biri olmak isterlerse, UCİM  web sitesine girip kendi istedikleri miktarda aylık bağışçı olup önleme ofislerinin açılmasına katkıda bulunabilirler.

 

 

Canan Çınar